draw in - Turco Inglés Diccionario

draw in

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Significados de "draw in" en diccionario turco inglés : 22 resultado(s)

Inglés Turco
General
draw in v. nefes almak
Tom drew in a deep breath.
Tom derin bir nefes aldı.

More Sentences
draw in v. kısalmak (günler)
The days are drawing in.
Günler kısalıyor.

More Sentences
draw in v. solumak
draw in v. aklını çelmek
draw in v. ayartmak
draw in v. kısmak
draw in v. kısalmak (gün)
draw in v. istasyona girmek
draw in v. kenara yanaşmak
draw in v. kendine çekmek
Phrasals
draw in v. toplamak
draw in v. ikna etmek
draw in v. kandırmak
draw in v. ayartmak
draw in v. kabaca çizmek
draw in v. her bir bölümün alanı bir öncekinden küçük olacak şekilde biçimlendirmek
draw in v. hızlıca sona doğru ilerlemek
draw in v. mevsimsel olarak kısalmak
draw in v. daha tasarruflu hale gelmek
draw in v. muhafazakarlaşmak
draw in v. içine çekmek
Automotive
draw in v. kenarda durmak

Significados de "draw in" con otros términos en diccionario inglés turco: 55 resultado(s)

Inglés Turco
Idioms
in a draw adv. berabere
Their argument eventually ended in a draw.
Tartışmaları sonunda berabere bitti.

More Sentences
in a draw adv. beraberlikle
The game ended in a draw, and the final score was 2-2.
Oyun beraberlikle sona erdi ve sonuç 2-2'ydi.

More Sentences
General
thumb ring used to draw the bow in the ottoman empire n. zihgir
draw up in someone's name v. adına düzenlemek
draw in one's horns v. yelkenleri suya indirmek
draw in one's belly v. göbeğini içine çekmek
draw in one's belly v. göbeğini çekmek
draw back in horror v. korkuyla geri çekilmek
Phrasals
draw in (something) v. (bir şeye) çekmek
draw in (something) v. (bir şeye) cezbetmek
draw in (something) v. (bir şeye) sokmak
draw in (something) v. (bir şeyin) içine sokmak/çekmek
draw in (something) v. (bir şeye) dahil etmek
draw someone or something in v. birini/bir şeyi bir şeye çekmek
draw someone or something in v. birini/bir şeyi bir şeye cezbetmek
draw someone or something in v. bir şeyin içine birini/bir şeyi çizmek
draw someone or something in v. bir şeyin içine birini/bir şeyi çizerek eklemek
draw someone or something in v. birini/bir şeyi bir şeye sokmak
draw someone or something in v. birini/bir şeyi bir şeyin içine sokmak/çekmek
draw someone or something in v. birini/bir şeyi bir şeye dahil etmek
Idioms
draw in the reins v. kontrol etmek
draw in the reins v. dizginlemek
draw in the reins v. at dizginlemek
draw in the reins v. dizginini çekip durdurmak
draw the line in the sand v. destek verilmeyeceğini söylemek
draw in one's horns v. geri adım atmak
draw in one's horns v. masrafı kısmak
draw in one's horns v. kemerleri sıkmak
draw the line in the sand v. son noktayı koymak
draw in one's horns v. tutumlu olmak
draw in one's horns v. (kavgada vb.) geri adım atmak
draw in one's horns v. yelkenleri suya indirmek
draw in horns and pull in horns v. kemerleri sıkmak
draw in horns and pull in horns v. geri adım atmak
draw in horns and pull in horns v. tutumlu olmak
draw in horns and pull in horns v. yelkenleri suya indirmek
draw in horns and pull in horns v. kuyruğunu kıstırmak
draw in horns and pull in horns v. talebinden vazgeçmek
draw in your horns v. kemerleri sıkmak
draw in your horns v. geri adım atmak
draw in your horns v. tutumlu olmak
draw in your horns v. yelkenleri suya indirmek
draw in your horns v. kuyruğunu kıstırmak
draw in your horns v. talebinden vazgeçmek
draw/pull in your horns v. masrafı kısmak
draw/pull in your horns v. kemerleri sıkmak
draw/pull in your horns v. tutumlu olmak
draw/pull in your horns v. harcamaları kısmak
end in a draw v. berabere bitmek
end in a draw v. beraberlikle sona ermek
end in a draw v. beraberlikle sonuçlanmak
draw a line in the sand v. destek verilmeyeceğini söylemek
draw a line in the sand v. son noktayı koymak
Speaking
the match ended in a draw expr. maç berabere bitti
Technical
draw-in anchor n. çekmeli dübel